------

Rafine Tuzun Zararları

Hadisi şerifte: ”Yemeğe tuz ile başlayandan Allah (c.c.) 330 çeşit hastalığı uzaklaştırır. Bu hastalıklar delilik, cüzzam, bağırsak rahatsızlığı ve diş ağrısıdır. Kalanı Allah’ın yüce bilgisinde saklıdır” buyurulmuştur.



Tuz derken, bugün ki rafine edilmiş sofra tuzu (NaCI, sodyum klorür) değil doğal, işlenmemiş kaya tuzunu veya deniz tuzunu kastediyoruz. Bu tuzlar iyot, magnezyum, potasyum, çinko, silikat gibi insan sağlığı için gerekli makro ve mikro elementleri içerir. Gri kaya tuzu (turşu tuzu), deniz tuzu (kalın olan), ingiliz tuzu, hindistan tuzu doğal tuzlardandır. Bunlar ve benzeri tuzlar bağırsakları temizleyip ishali durdurur, kabızlığı ve çeşitli kokuları gideriri, mişe asiti üretimine yardımcı olur, donmuş maddeleri eritir, diş taşlarını temizler, safrayı ve balgamı söker, yaraları temizler ve kurutur, diş etlerini ve dalağı kuvvetlendirir, cildi güzelleştirir.

Çiğ sebze ve salatalara tuz katmak doğru değildir. Çünkü tüm bitkiler suni gübre ile yetiştirildiği için, sebzeler, tahıllar, meyveler tuz içerir. Rafine edilmiş sofra tuzu turşunun kalitesini, sıcak yemeğin tadını bozar. Rafine edilmiş katkılı sofra tuzu veya yapay tuz, bütün katkılı yiyecekler gibi, sağlığa zararlıdır ve doğal tuzun yerini tutamaz.

Sofra tuzuna eklenen katkı maddeleri;

Sodyum alüminyum silikat (E173): Renklendirici ve nem tutucu olarak kullanılan katkıdır. Zehirlidir ve katkı maddeleri dahil her türlü maddeye karşı aşırı duyarlılığa neden olabilir. Dünyanın çoğu ülkesinde yasaklanmıştır. Alimünyum bazlı nem tutucuların beyin dokularına yerleşerek öğrenme bozukluğu, zeka geriliği ve felçlere sebep olduğu tespit edilmiştir.

Titanyum Dioksit: Nano parçacıkları nem tutucu ve beyazlatıcıdır. Bunlarla birlikte iyotlu tuza potasyum iyodür katılmaktadır. Potasyum iyodürün iyot stabilizörü Sodyum Tiyo sülfattır. Potasyum iyodür çok zararlı bir maddedir ve tek başına troid bezinin dengesizliğine neden olur.

0 Comments:

Post a Comment