------

Arap Dünyasının En Çok Reyting Alan Dizisi



Her sene Ramazan ayı girdiğinde Arap medyasında tartışma konusu olan bir dizi mutlaka oluyor. Bu sene, kültürel ve dini anlamda bu yeri Qa’qa bin Amr et-Temimi dizisi dolduruyor. Birçok sahabe rolünün canlandırıldığı bu dizi, dizi dünyasında önemli bir adım olarak görülüyor. Eleştirmenlerin kimileri dizinin senaryosunu İslami bulurken kimileri ise kesinlikle milliyetçi duyguların ağır bastığı görüşünde.

"İslamtoday ve Timeturk" siteleri, dizinin genel danışmanı Dr. Ali Sallabi ile yaptığı röportaj sayesinde dizi hakkında kültür camiası tarafından sorulan bir çok soruya cevaplar vermeye çalıştık. (Dr. Ali Sallabi'nin Ravza yayınları tarafından Türkçe'ye kazandırılmış birçok tarihi eseri bulunuyor.)

Son zamanların ses getiren dizisi Qa’qa bin Amr… Dr. Ali Sallabi’nin bu diziyle ne alakası var?

Aslında ben tarihi, fikri ve kültürel anlamda senaryoya danışmanlık yapan ekipteydim. Yönetmen ve yapımcı şirket ile bağlantılı olan ise dizinin danışmanı Faysal bin Casim. Ben olayın tarihi boyutuyla ilgiliyim. Büyük ölçüde İslami, doğru bir bakış açısı yakalamaya, gerçeğe en yakın haliyle sizlere sunmaya çalıştık. Bu konuda arkadaşlarla yardımlaştık. Ve senaryo tamamlandı. Daha sonra bazı alimlere değerlendirme yapmaları için gönderildi. Başta tarih profesörü Ekrem Ziya el-Umeri olmak üzere Selman el-Avde, Dr. Yusuf el-Karadavi, Dr. Ahmed er-Reysuni. Ben tarihi bakış açısı ve olayın fikri yönünde katıldım. Özellikle kitaplarım bu dizinin ana kaynaklarından birini oluşturuyor.

Qa’qa bin Amr’ı(ra)seçmenizin sebebi nedir? Mesela, niçin halifelerden biri seçilmedi?

Bir kere Hz. Qa’qa’nın diğer büyük komutanlardan aşağı kalır yanı yok. Önemli bir özelliği peygamber efendimizin, Hz. Ebu Bekir’in, Hz. Ömer’in, Hz. Osman’ın, Hz. Ali ve oğlu Hasan’ın zamanlarında yaşamış olmasıdır. Kadisiyye, Yermuk gibi savaşlara da katılmıştır. Hz. Ali ile beraber Cemel Vaka’sında da bulunmuştur. Bariz bir şahsiyet, yapılan fetihlerin büyük ve önemli komutanlarından biri, Halid bin Velid’in sıfatlarını taşıyor. Her ne kadar fazilet olarak baktığımızda Hz. Sa’d’ın ondan daha üstün olsa da, bir savaşçı olarak Hz. Sa’d’ın sıfatlarını taşıyor. Hz. Qa’qa’ın şahsiyetine baktığımızda fedailik, cesaret, askeri donanım, İslam akidesine bağlılık ve çok önemli bir özellik olan cüretkârlık görüyoruz. Merkezi bir şahsiyet. Savaş yeteneği ile dikkate değer bir şahsiyet. Bu da tarihi dizilere aksiyon katıyor. Tabii bu projeler sadece Hz. Qa’qa ile sınırlı değil, ilerleyen zamanlarda Halid bin Velid, Sa’d bin Ebi vakkas ve İslam halifelerinin hayatları da çekilecek Allah’ın izniyle.

Bu tarz tarihi diziler için belli bir plan var mı?

Her zaman bu alanla alakadar insanlarla görüşüyoruz, dizilerin devam etmesi için. Tarihi dizilerle ilgilenen insanlarla, yönetmenlerle, medya şirketleri veya kanallarla bağlantısı olan herkesle. Ve inşallah önümüzdeki dönemlerde dinimizi, medeniyetimizi, tarihimizi doğru bir bakış açısıyla ele alan, İslam’ı temsil eden, kültürel ve fikri olarak temiz, bu ümmetin medeniyet yönünü ortaya koyan, bu ümmetin eseri olan prensipleri ve değerlerin önemini vurgulayan evrensel çalışmalar yapmak istiyoruz. Çünkü bildiğiniz gibi bu tarihi diziler artık insanların tarihi bilgiler edindikleri önemli eğitim araçlarından. Bu yüzden en ince eleyip sık dokuyor, nezih fikirler sunmaya gayret ediyoruz. Senaryoları uzmanlar ve âlimlerden oluşan bir ekip kontrol ediyor. Bu harika bir şey. Gelecekte, bizi tanımaları için diğer milletlere, halklara sunulabilir, hatta Allah’a ve dinine davet aracı olabilir.

Ali Bey, sahabe rollerinin canlandırılması ve dizinin çekimi konusunda fıkhî bir sıkıntı doğacağından kaygılanmıyor musunuz?

Sahabe rollerinin oynanması çok eski bir mesele. Uzun süredir tartışılıyor. Fakat ictihadî bir konu. Maslahata bakılmalı, kurallar gözetilip gözetilmiyor mu bakılmalı, gerek tarihi gerek şer’i kurallar. Fakihler ve ulemadan oluşan bir grup da bu işin içindeydi ve Allah’a davet araçlarında biri olması hasebiyle bu tarz tarihi dizilerin desteklenmesi yönünde fetva verdiler. Ama tabii peygamber efendimiz(sav) ve eşleri istisna. Fakat halifelerin rollerinin canlandırılmasında, menfaatler göz önünde bulundurularak, bir mahzur yoktur. Özellikle eğer senaryo tarihi ve şer’i bir süzgeçten geçtiyse, uzmanların danışmanlığında yazılıyorsa.

Hz. Qa’qa’nın şahsiyetinin işlenmesi Ehli sünnet ile Şia arasında bir tartışma çıkarabilir mi?

Hayır, dizi hiçbir tartışmaya yol açmayacak kadar uzaktır grup çatışmalarından. Zaten o zamanlar Şia ve Ehli sünnet arasında bir anlaşmazlık da yoktu. Dizi sakin bir şekilde gösterime girdi. Tarihi gerçeklere ve İslami perspektife de uygun. Bu tarz iddiaların ve yalanların aslı yoktur. Meyve veren ağaç taşlanır. İşimizi beğenmeyenler tepkilerini böyle şeyler yayarak koyuyorlar. Gayet doğal.

Bazıları Qa’qa’nın hayali bir şahsiyet olduğunu düşünüyor. Ne diyorsunuz?

Anlamıyorum... İbn-i Kesir, Taberi, İbn-i Abdi’l-Berr gibi Hz. Qa’qa’nın fetihlerinden ve yaptıklarından bahseden büyük İslam alimlerinden daha mı iyi biliyorlar?! İtibar edilen hiçbir âlim böyle bir şey söylememiştir.

Ali Bey, Hz. Qa’qa’yı seçmenizin İslami olmasından ziyade milliyetçi bir sebebi olabilir mi?

Konu zaten kendisini ortaya koyuyor. İslam kültürünü, halifeleri sahneye koyuyor. Her ne kadar dizi, tarihi gerçeklerin isbatı, nezih bir fikir sunma, prensip ve değerlere yoğunlaşma gayreti içinde, her türlü ırkçı ya da dini tartışmadan uzak, İslam’ın ruhunu sunmaya çalışsa da Halifelerin dönemi birçok konu ve değerde örnek alınması gereken bir dönemdir. Peygamber efendimiz (sav) diyor ki: “Size sünnetimi ve doğruya götüren Râşid Halifelerin yolunu, sünnetini tavsiye ederim Ona azı dişlerinizle ısırırcasına sarılın!”

Dizinin yayınlanmasının üzerinden günler geçti. Nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Tepkiler çok olumlu. Bazıları özel olarak gelip bana dizinin fikri, kültürel, tarihi bakımdan Çağrı filminden daha yararlı olduğunu söyledi. Diğerleri, bazı kitaplarda bulunan yalan rivayetlerin, yanlış algıların düzeltildiğini, başkaları ise, özel ve öne çıkan bir proje olduğunu söylediler. Açıkçası biri, dizinin Mısır’da tarihi diziler içinde izlenme oranı en yüksek dizi olduğunu söyledi. Yine bazı dindarlar ailece izlenebilecek bir dizi olduğunu söylediler. Her kim bu projede çalışıyorsa Allah çabalarını gayretlerini kabul etsin.

0 Comments:

Post a Comment